Okşar | Zeytinyağının Önemi
70
post-template-default,single,single-post,postid-70,single-format-standard,ajax_fade,page_not_loaded,,qode-title-hidden,qode_grid_1300,footer_responsive_adv,qode-theme-ver-10.1.1,wpb-js-composer js-comp-ver-5.0.1,vc_responsive

Zeytinyağının Önemi

Zeytin, doğanın insanlara sunduğu, şifalı meyvesi, yaprağı ve yağı ile, çok değerli ve büyük bir nimettir.

Ülkemizin yerel bitkisi olan zeytin ağacı, asırlardan beri,ilaç, yiyecek ve yağ olarak geniş çapta kullanılıyor.

Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalarda, zeytin yağının bir çok hastalıklara karşı, şifalı etkilere sahip olduğu saptanmıştır.

Fakat yaşanan dönemde, maalesef ülkemizde zeytin ağaçlarına ve ürünlerine gereken önemin verildiği söylenemez.

Zeytin ağaçları bilinçsizce odun olarak değerlendirmek üzere katlediliyor.Olağanüstü yararlı ve değerli olan yağını gereken düzeyde tüketmiyoruz.

Ülkemizde geçmişte zeytin yağının çok yaygın olarak kullanılmasına karşın, son yıllarda,yemeklerde diğer bitkisel yağlar tercih ediliyor. Zeytinyağı da genellikle sadece salatalarda kullanılıyor.

Fakat halkımızın yemeklerin hazırlanmasında tercih ettiği ayçiçek, soya,kolza,mısır ve benzeri yağlar, işlenerek elde ediliyor. Zeytinyağı ise,zeytinin sıkılmasından elde edilen hiçbir yabancı katkı maddesi içermeyen tamamen doğal bir yağdır.

Bazı kişiler zeytin yağını kokusu nedeniyle, yemeklerin hazırlanmasında kullanmayı tercih etmiyor.Fakat halen piyasada kokusu alınmış rafineri ve Riviera tipi zeytin yağı da bulunuyor.

Vatandaşlarımızın sağlıklı yaşamı ve devletin sağlık harcamalarının azaltılması için, ülkemizde de zeytin yağı tüketiminin artırılması isabetli olacaktır.

Çünkü zeytin yağı kullanımı ile bireylerin sağlık durumlarının iyiliği arasında ilişki olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Özellikle yanlış beslenme şekli ve çevre kirliliğinin tetiklediği bilinen, kanser ve kalp –damar hastalıklarının azaltılması için, ülkemizde zeytinyağı tüketiminin artırılması yararlı olacaktır.

Herhalde son yıllarda ülkemizde kanser ve kalp hastalıklarının, geçmişe göre olağanüstü artmasında, çevre kirliği ve beslenme alışkanlıklarımızın da etkisi vardır.

Çünkü, bir Akdeniz ülkesi olan ve fazla miktarda zeytinyağı tüketilen Yunanistan’da yapılan çalışmada, koroner kalp hastalığı ve bazı kanser türlerine bağlı ölümlerin başka ülkelere göre çok daha az görüldüğü saptandı.

Zaten Akdeniz diyetinin önemli bir parçası olan zeytin ve zeytinyağında bulunan antioksidanların, kalp – damar hastalıkları ve oleik asidin de kansere karşı koruyucu etki yaptığı bilimsel olarak biliniyor.

Son yıllarda yapılan araştırmalar,zeytinyağının Karaciğer ve Safra için de çok yararlı olduğu kanıtlanmıştır.Karaciğerin onarılması ve çalışmasını sağlar. Öd ve pankreas ile ilgili hormonların salgılanmasını desteklediği için, safra akışını artırır, safra taşını döker ve yeniden safra taşı oluşuma riskini önemli oranda azaltır.

Zeytin ve zeytin yağı,yüksek oranda E vitamini içerir.Zeytindeki fenolik komponentlerinin, antimutajen,antikanserojen, antimikrobiyal aktivite gösterdiği, tromboz (damarlarında kan pıhtısı oluşması)ve tümorogenesis (tumör oluşumunun başlaması ve ilerlemesi) üzerinde önleyici etkisi olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Oxford Üniversitesi araştırmacılarına göre zeytinyağı kolon kanserine yakalanma riskini oldukça azaltıyor.

İngiltere Felç Derneği başkanına göre, zeytinyağının,yüksek tansiyonu düşürmesi yanında felç’i de önlemede etkilidir.

Zeytin yağı, genellikle beyin arterlerinin, kolesterol ve doymuş yağlarla tıkanması sonucu meydana gelen, Alzheimer hastalığına yakalanma riskini de hayli düşürür.

Ayrıca zeytinyağındaki fenolik antioksidanlarla birlikte bulunan squalen ve oleik asit’in;kalın barsak, meme ve cilt kanserlerinden korunmada, önemli rolü olduğu belirtiliyor.

Dünya Sağlık Örgütü raporlarında da: zeytinyağının insan ömrünü uzattığı;bir çok hastalıkları tedavi eden maddeler içerdiği,insanları kanser hastalığına karşı koruduğu ve sağlıklı yaşam için, günde 1-2 çorba kaşığı zeytin yağı içilmesi salık verilir.

Kısaca belirtmek gerekirse, yerel ürünümüz olan zeytin yağının değerini ve şifalı niteliklerini dikkate almamız, halkımızı bu konuda bilinçlendirmemiz ve tüketimi artırmamız gerekir.